Kleopatra Plajı, altın sarısı kumları ve yeşilin tonlarını barındıran berrak deniziyle yerli ve yabancı turistlerin gözdesi olmaya devam ediyor. Alanya’nın en ünlü plajlarından biri olan Kleopatra Plajı, adını ihtirasları ve aşk hikayeleriyle tarihe damga vuran Kleopatra’dan alıyor. Bu eşsiz plaj, Alanya Kalesi'nin bulunduğu tarihi yarımadanın batı tarafında, tüm zarafetiyle uzanıyor. Tarihi dokusuyla büyüleyen plaj, konumu itibarıyla Alanya’nın merkezi turistik noktalarına oldukça yakın.
Kleopatra Plajı'nın hemen yanında bulunan oteller, misafirlerine huzurlu bir konaklama deneyimi sunarken, denizin ve doğanın keyfini çıkarma imkanı da tanıyor. Plajın sahip olduğu bu eşsiz atmosfer, güzellik ve şifa kaynağı olarak kabul ediliyor. Rivayete göre Kleopatra, burada şifa bulmuş ve güzelliğine güzellik katmış. Efsaneye göre, plajın altın sarısı kumları, Kleopatra’ya olan sevgisini göstermek isteyen Antonius tarafından Mısır’dan özel olarak getirilmiş. Bu özel kumların dünyada yalnızca bu bölgede bulunduğu biliniyor. Plaj koruma altında olduğu için, buradan kum almak kesinlikle yasak.
Denizinin berraklığı sayesinde balıkları çıplak gözle görebileceğiniz Kleopatra Plajı, aynı zamanda cilt sağlığına olan faydalarıyla da biliniyor. Altın kumların ve berrak denizin birleştiği bu büyüleyici noktada, zamanın nasıl geçtiğini anlamayabilirsiniz.
Sedir Adası’ndan Alanya Kalesi’ne uzanan Kleopatra Plajı, yalnızca deniziyle değil, çevresindeki tarihi ve doğal güzelliklerle de ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Eğer yolunuz bu büyüleyici bölgeye düşerse, keşfetmeniz gereken bazı yerler şunlar:
Sedir Adası ve Antik Kalıntılar
Kleopatra Plajı’nın bir parçası olan Sedir Adası, geçmişin izlerini taşıyan Cedrae Antik Kenti, Antik Tiyatro ve Agora gibi yapılarıyla açık hava müzesini andırıyor. Ayrıca, Antonius’un Kleopatra için özel olarak diktiği güllerin olduğu Gülcihan alanı, adeta doğanın tarihiyle harmanlandığı bir güzellik diyarı sunuyor.
Damlataş Mağarası
Plajın hemen girişinde yer alan Damlataş Mağarası, özellikle astım gibi solunum yolları rahatsızlıklarına iyi gelen havasıyla dikkat çekiyor. Türkiye’nin ilk turistik mağaralarından biri olan bu doğa harikası, ziyaretçilerine görsel bir şölen sunarken, huzur ve yenilenme hissi vadediyor.
Alanya Kalesi ve Çevresi
Tarihi yarımadanın en önemli yapılarından biri olan Alanya Kalesi, bölgenin panoramik manzarasını sunarken, çevresindeki Nektopol Mezarlığı ve çeşitli antik yapılarla tarih tutkunları için ideal bir gezi rotası oluşturuyor.
Kleopatra Plajı ve çevresi, sadece bir tatil destinasyonu değil, aynı zamanda tarihin, doğanın ve huzurun bir arada bulunduğu eşsiz bir yaşam alanıdır. Bu büyülü atmosferi deneyimlemek, unutulmaz anılar biriktirmek isteyen herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerden biridir.